Üniversitemiz Psikolojik Danışma ve Rehberlik Topluluğu tarafından, 2025
Aile Yılı münasebetiyle “Yaşamımızın Ayrılmaz Bir Parçası: Aile” konulu
etkinlik düzenlendi. Eğitim Fakültesi Nurettin Topçu Konferans Salonu’nda
gerçekleşen etkinliğin konuğu Üniversitemiz Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık
Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sevda Aslan Mucur’du.

“Yaşamımızın Ayrılmaz Bir Parçası: Aile” konulu sunumunu dinleyenlerle
paylaşan Prof. Dr. Sevda Aslan Mucur, “Ailelerin yaşam döngüleri içerisinde
karşılaşabilecekleri muhtelif kriz durumları vardır. Genellikle en sık
rastlanan kriz durumları, beklendik olaylara ilişkindir. Beklendik bir olay
demek, tahmin edilebilir olan ve olması muhtemel olan olay demektir. Kendi
yaşamını kurmak, iş bulmak, ya da evlenmek üzere evden ayrılma bu gibi olaylara
örnektir. Bu gibi durumlarda meydana gelen olayın doğası bilinmektedir ama
detayları duruma özgüdür ve krize yol açabilir. Bu durumlarla etkili baş
edebilen aileler, genellikle istişarede bulunmak, daha tecrübeli bireylerden
yardım ve öneri almak, mizahla yaklaşmak ve duygularına yer vermek gibi etkili
stratejiler kullanırlar. Bunların yanında bir de öngörülmesi veya tahmin
edilmesi güç olaylar vardır. Örneğin, çocuk istemelerine rağmen çocukları
olamayan bir çiftin durumu veya arzu ettiği ekonomik seviyeye ulaşamayan bir
çiftin durumu buna örnektir. Bu koşullar aileleri, dışarıdan başkalarının çoğu
kez fark edemeyecekleri kriz durumlarına sürükler. Sağlıklı aileler bu
koşullarla birbirlerine duygularını ifade ederek ve birbirlerini destekleyerek
baş ederler.” diye konuştu.

Ailelerin kriz ile baş etme sürecinde bazı aşamalardan geçtiğini
söyleyen Prof. Dr. Sevda Aslan Mucur, “Ailelerde ilk olarak bir karışıklık
yaşanır ve bu süre içinde çok iyi bir işleyişe sahip olmazlar. Bu dönemin
bitmesi ve iyileşme süreci, krizin sona ermesiyle başlar. Ailenin ne kadar
etkili bir şekilde kendine geleceği hem elverişli kaynaklarına hem de bu
kaynakları kullanma şekline bağlıdır. Yeni durumlara uyum sağlayamayan aileler
denedikleri ve işe yaramayan çözüm yollarını tekrar tekrar denemek eğilimindedirler
ve dolayısıyla giderek işe yaramayan davranışları daha da artırırlar. Bu
süreçte uyum sağlama yolunda gerekli olan değişimi yapamadıkları için oldukları
noktada sıkışıp kalırlar veya eldeki sağlıklı olmayan semptomlarını daha da
şiddetlendirirler. Öğrenme bozukluğu olan bir aile, ilk başta çocukla yavaş bir
hızla konuşmayı ve öğrenme malzemesini çocuğa aşamalı bir şekilde sunmayı
deneyebilir. Öte yandan çocuk eldeki malzemeyi öğrendikten sonra bu yol
kendisini rahatsız eder. Çünkü kendini zorlayacak bir şeylerle uğraşmaya
hazırdır." dedi.

Etkinlik, Prof. Dr. Sevda Aslan Mucur’un öğrencilerin sorularını
cevaplaması ile sona erdi.


